Hayatında büyük etkisi olan iş tecrübesi yaşadığı Singapur'da 3 tamamen farklı kültür bulunduğunu, dışarıdan bakılınca şartların çok zor göründüğünü, aslında sonucun kişinin bakış açısına göre değiştiğini belirtirken, etrafımızdaki farklılıkların korku olarak algılandığında yaratıcılığımızı en alt düzeye indirip dip yaptırabilecek kadar etkileyebileceğini, tam aksine bu farklılıkları heyecana, araştırma isteğine, merak duygusuna dönüştürebildiğimizde ise yaratıcılık ve inovasyonun tavan yapabilecek derecede olumlu etkilenebileceğini anlatarak konuşmasının giriş kısmını tamamladı.
Daha sonra iş deneyimi yaşadığı ABD'de eğitim sektöründe çalışırken iş hayatının sert yüzüyle karşılaştığını ve yaşadığı olaylar sonucunda ABD'nin iş hayatı olarak kimsenin gözünün yaşına bakılmayacak kadar sert bir yapısı olduğunu ve başarılı olmak için hayatta tek bir yeteneğin her zaman yeterli olmadığını, gerekli olduğunda cebinizden çıkarabileceğiniz diğer yeteneklerinizin de bilincinde olmanın çok faydalı olduğunu öğrendiğini belirtti ve California'daki dünyayı etkileyen internet-bilişim sektörünün merkezinde işlerin nasıl yürüdüğünü anlatırken, benzer sektördeki kişilerin sürekli bir araya gelerek toplantılar yaptıklarını söyledikten sonra, kültür olarak açık iletişimden, fikir ve bilgi paylaşımından keyif alan bir topluluk olduklarından bahsetti.
İş hayatında başarılı olabilmek için fikir jimnastiğinin önemini orada kavradığını söylerken, bilgiyi kendimize sakladığımızda gelişimin görece daha az olduğunu, zor olanın aslında fikri bulmak değil, uygulamaya geçirebilmek olduğunu hatırlattı.
Girişimci Yöneticilik kavramı üzerinde duran konuşmacı, Girişimcilik tanımını "Kendi şirketini kuran veya bir ürünü geliştirip piyasaya süren kişidir." şeklinde paylaştı.
Kurumları geliştirip güçlendiren kişiyi de Girişimci Yönetici olarak tanımlayan Erdoğan, girişimciliğin iki başlık altında toplanabileceğini ve ilk başlığın "kendi işinizi yapmak" olduğunu söyledikten sonra ikinci başlığın da "girişimci ruhunuzu bir kurum içerisinde yeniliklere öncülük ederek, inovasyon sağlayarak kullanmak" olduğunu söyledi.
Fortune 500 araştırması sonucuna göre şartlar gerektirdiğinde herkesin az veya çok girişimcilik karakteri gösterebildiğini ancak girişimci yöneticinin 3 tane davranış özelliği olduğunu ekledikten sonra konuşmacı ilk olarak "özetkinlik" üzerinde durdu ve bunun "kişinin kendi yeteneklerine, gücüne olan inancı olduğu" şeklinde açıklamasını yaptı.
İkinci özellik "kontrolden kaçınma" olarak sıralanıyor ki bunun açıklamasını da "şirkette küçük işlerle uğraşan çok kişi varsa ve bu baskı olarak girişimciye geri dönüyorsa sıkıntı oluşur, fazla kontrol yaratıcılığı ve girişimci ruhu öldürür" şeklinde yaparak üçüncü maddeye geçti ve "başarıya yönelim" özelliğini açıkladı, "girişimci yöneticiler daima mücadele peşinde koşarlar, bir hedefi elde ettikten sonra daha yüksek bir hedefe doğru koşarlar, durağan başarılar onları tatmin etmez." dedi.
Girişimci yöneticinin 2 tane de karakteristik özelliği bulunduğunu, bunların ilkinin "cesaret", ikincisinin ise "inisiyatif kullanma" olduğunu söyledi ve cesaretin asla korkusuzluk olmadığını, aksine insanın korktuğu şeyin üzerine gidebilmesi olduğunu ekledi.
"İnisiyatif kullanma" yı ise girişimci yöneticilerin fikirlerinin doğruluğuna inandıklarında arkasından gidebilmeyi göze almaları ve "özür dilemeyi her zaman izin istemeye tercih etmeleri" olarak tanımladı.
Kurumlar içerisinde girişimci yönetici olmak isteyenlere nasıl bir kurum kültürü içerisinde çalışmak istediğine karar vermeleri gerektiğini çünkü kurumların kurum kültürünün girişimcinin yeteneklerine uygun olmamasının kişisel tatmin ve yaratıcılığı düşürdüğüne değindi.
Son olarak işe alımların artık iki taraflı olduğunu, şirketlerin çalışan seçtiği kadar çalışanların da şirketlerini seçtiklerini ve ister girişimci, ister girişimci yönetici olunsun mutlaka cesaret ve inisiyatif kullanma özelliklerini artırabilmenin yollarının aranmasını tavsiye ederek konuşmasını bitirdi.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder